Yılın İlk Enflasyon Raporu Toplantısında Hangi Açıklamalar Yapıldı?

Yurt içerisinde takip edilen en önemli gündem maddesi TCMB’nin yılın ilk enflasyon raporu toplantısıydı. Başkan Naci Ağbal da özellikle enflasyon görünümüne ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Öncelikle TCMB’nin yıl sonu enflasyon beklentisi %70 olasılıklı %7.5 – 11.5 olarak açıklandı. Bu sayede beklenti orta noktası daha önceki beklenti ile paralellik seyrederek %9.5 oranında sabit tutuldu. Başkan Ağbal’ın enflasyona ilişkin yorumları para politikasında şahin duruşun korunacağı beklentilerini kuvvetlendirdi. Ağbal’ın yapmış olduğu açıklamalarda önem derecesi yüksek cümleleri hatırlatarak yorumlayalım;

  • Ağbal, enflasyonda %5 hedefine ulaşmak için tüm araçların kararlılıkla kullanılacağını ifade ederken, hedeften sapma olması durumunda önden sıkılaşma olabileceğine işaret etmesi önemliydi. Bu cümle sıkışı duruşun korunacağına yönelik en önemli sinyal niteliğindeydi. Ayrıca hedeften sapmanın görülmesi durumunda önden sıkılaşmanın yapılacağını belirtmesi de kritik bir cümleydi.
  • Enflasyona etki eden en önemli unsurlardan birisinin de kredi genişlemesi olduğu belirtildi. Bu sayede çıktı açığının oluştuğu ve bu durumunun enflasyonist baskıyı kuvvetlendirdiği dile getirildi. Toplam talep koşullarının enflasyonist seviyelerde seyrettiği cümlesi de kredi genişlemesinin etkisini gösteren nitelikte.
  • 2021 yılında küresel enflasyon üzerindeki risklerin ağırlıklı olarak yukarı yönlü olduğu uyarısında bulunuldu. Küresel ölçekte gıda fiyatlarında gözlemlenen artış ve genişleyici para/maliye politikalarının etkisi ile artması muhtemel talebin global çapta enflasyon beklentilerini yükselttiğini bir süredir paylaşmaktayız.
  • Kur geçişkenliğinin enflasyona olan katkısı da net bir şekilde ifade edildi. Döviz kurunun birikimli maliyet etkileri, emtia fiyatlarındaki yükseliş ve enflasyon beklentileri fiyatlama davranışlarını olumsuz etkilemeye devam ettiği belirtildi. Döviz kurundan enflasyona gelen etkinin 2020 yılının ikinci yarısında oldukça güçlü olduğu söylenmesinin yanında döviz kurunda son aylarda yaşanan düşüşün bu etkinin azalacağına işaret ettiği de vurgulandı.
  • Çekirdek göstergelerin yıllık enflasyonu yüksek seyrettiği ve işlenmiş gıdada da belirgin şekilde risklerin arttığının belirtilmesi önemli bir cümle. Çekirdek bazda yüksek enflasyonun TCMB politikaları ile doğrudan ilişkisi bulunuyor. Çekirdek bazda güçlü enflasyonun TCMB’nin politik duruşunun sıkı olarak kalmasına hatta artmasına olanak tanıyabileceği izlenimini kuvvetlendirecektir.
  • Üretici enflasyonunun artış eğilimini korudu dile getirildi. Üretici fiyatları tüketici fiyatları üzerinde yukarı yönlü baskı uygulamaya devam edeceği beklentisi paylaşıldı. Geçtiğimiz yıla ilişkin %25 ÜFE’ye karşılık %14.6 TÜFE bulunuyor. Dolayısıyla ÜFE’den TÜFE’ye geçişin devam edebileceğini düşünüyoruz. Ağbal, bu beklentiler eşliğinde TÜFE’nin yüksek seyredebileceğini net ifadelerle belirtti.
  • Tabii yüksek enflasyon yüksek dolarizasyonu tetikliyor. Dolarizasyonunun seyrinin izlendiği de vurgulandı.

Yılın ilk enflasyon raporu toplantısında TCMB’nin sıkı duruşu sürdüreceği izlenimi güçlendi. Bu durumun TL adına pozitif olduğunu söyleyebiliriz. Zaten açıklamaların ardından Dolar/TL paritesinde 7.42 seviyelerinden 7.36 seviyelerine geri çekilme oluştuğunu takip ettik. Teknik olarak 7.3200 desteği kırılmadan henüz aşağı yönde fiyatlamaların hız kazanabileceğinden bahsedemiyoruz. Yalnız bu yönde bir fiyatlama görülebilirse 7.00 ve 6.80 desteklerine doğru gevşeme ihtimalinin belireceğini hatırlatalım. Yukarıda ise 7.4300 ve 7.5600 dirençlerini kısa vadede izlemeye devam edeceğiz.

Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.