Önemli gelişmelerin yaşandığı ve kritik verilerin geldiği bir haftayı geride bıraktık.
Önemli gelişmelerin yaşandığı ve kritik verilerin geldiği bir haftayı geride bıraktık. FOMC tutanakları, Portekiz ve Güney Kıbrıs ile ilgili gelişmelerin ve de başta ABD ve Çin olmak üzere bir çok ülkeden gelen kritik verilerin ön plana çıktığı bir haftaydı.
Hafta Portekiz anayasa mahkemesinden bazı bütçe kesintilerine gelen iptal kararının yarattığı belirsizliklerle başladı. Önceki hafta Cuma günü gelen iptal kararının ardından hafta sonu Portekiz hükümeti acil toplanarak piyasaya her şey yolunda, yeni kesintiler bulunacak mesajı verdi. Hafta boyu belirsizlikler devam etse de piyasa çok etkilenmedi Portekiz’de yaşananlardan.
Güney Kıbrıs’ın ise yardım programında artış talep edeceği haberleri vardı haftanın son günleri. Bazı kaynaklara göre Güney Kıbrıs cumhurbaşkanı Anastasiades AB yetkililerine yazdığı mektupta yardım programının 10 milyardan 20 milyar Euro’ya çıkarılmasını istiyordu. Fakat Cuma günkü Eurogroup zirvesi sonrası gelen açıklamalarda böyle bir talebin söz konusu olmadığı ve zirvede bu konunun tartışılmadığı belirtildi.
Çarşamba günü Fed piyasaya bir sürpriz yaptı ve 21.00’de yayınlanması beklenen FOMC toplantı tutanaklarını saat 16.00’da yayınladı. Tutanakların Fed tarafından yanlışlıkla bazı kongre üyelerine gönderildiğinin fark edilmesi üzerine Fed tutanakları resmi saatinden 5 saat önce yayınladı. Tutanaklarda FOMC üyelerinin ekonomideki toparlanmanın kalıcı olup olmadığı konusunda emin olmadıkları görülüyor. Üyelerin çoğu varlık alımlarının 2013 ortasına kadar aynı miktarda devam etmesini desteklerken bir kaç üye yaz aylarından itibaren varlık alımlarının miktarında düşüş istiyor. Tutanakların son gelen kötü istihdam verileri öncesindeki toplantıya ait olmasından dolayı piyasa üzerinde çok fazla etki yaratmadığını gördük.
Japonya merkez bankası BoJ başkanı Kuroda ve Fed başkanı Bernanke konuşmalar yaptı. Bernanke konuşmalarında para politikasına çok fazla değinmezken Kuroda kafa karıştırıcı açıklamalar yaptı. Perşembe günü BoJ elinden gelen her şeyi yaptı diyen Kuroda, Cuma günü yapacaklarımız 2 yılla sınırlı kalmayacak, eğer %2’lik enflasyon hedefimize 2 yılda ulaşamazsak gevşemeye devam edeceğiz dedi.
Haftanın önemli gelişmelerini hatırladıktan sonra şimdi de verileri tekrar gözden geçirelim. Genel olarak baktığımızda Asya ve ABD’den kritik verilerin geldiği dikkatimizi çekiyor.
Pazartesi günü Japonya’dan gelen cari fazla için beklenti 0.45 trilyonken açıklanan rakamlar ne açık ne fazla olduğunu gösteriyordu. Perşembe günü gelen Japonya çekirdek makine siparişleri ve Cuma günü gelen üçüncül sanayi faaliyetleri ise %7.5 ve %1.1 ile beklentiden daha iyiydi.
Çin’den Salı gecesi enflasyon verileri geldi. TÜFE %2.1, ÜFE ise %-1.9 ise beklentiden daha kötü gelerek bu sene Çin merkez bankasının enflasyon nedeniyle faiz artırımına gidebileceği beklentilerini azalttı. Çarşamba gecesi ise Çin’den ticaret dengesi 900 milyon ile beklentiden daha kötü geldi. Verinin beklenti altı kalmasının nedeni ithalatın beklenenden çok daha fazla artmasına rağmen ihracatın beklenenden daha zayıf kalmasıydı. Perşembe günü ise yeni krediler verisi açıklandı ve 1.06 tirlyon ile beklentiden daha iyiydi.
Avustralya’dan istihdam ve piyasa güveni ile ilgili önemli veriler vardı geride bıraktığımız hafta. Perşembe gecesi açıklanan istihdam değişimi -36.1 bin, işsizlik oranı ise %5.6 ile beklentiden daha kötü geldi. NAB iş güven endeksinde önceki aya göre hafif bir artış varken, Westpac tüketici güveni bir önceki aya göre %5.1 düştü. Kötü istihdam ve tüketici güveni verilerinin ardından Avustralya merkez bankası RBA’nın faizlerde indirim yapmayı daha yakına çekebileceği söylentileri dolaşmaya başladı piyasada. Salı gecesi gelen Yeni Zelanda NZIER iş güven endeksinin 20’den 23’e çıktığının da altını çizelim.
ABD’den gelen verilere baktığımızda Perşembe günü gelen haftalık işsizlik başvuruları dışındaki verilerin beklentiden daha kötü olduğunu görüyoruz. Haftalık işsizlik başvuruları 346 bin ile beklentiden daha iyi gelirken, Cuma günü gelen perakende satışlar ve Michigan tüketici güveni gibi kritik veriler beklentiden daha kötü açıklandı.
Avrupa’ya döndüğümüzde, geçtiğimiz hafta sanayi üretim verilerinin ön plana çıktığını söyleyebiliriz. Pazartesi günü Almanya sanayi üretimi %0.5, Çarşamba günü Fransa sanayi üretimi %0.7 ile beklentiden hafif daha iyi gelirken Cuma açıklanan Euro bölgesi sanayi üretimi %0.4 ile beklentideydi. İngiltere’den de Çarşamba günü üretim verileri açıklandı. İmalat üretimi %0.8, sanayi üretimi %1 ile beklentiden daha iyi gelirken aynı anda açıklanan İngiltere ticaret açığı 9.4 milyar ile beklentiden daha kötüydü.
Türkiye’den de kritik veriler geldi. Pazartesi günü açıklanan sanayi üretimi %4.4 ile beklentiden daha iyi gelirken Perşembe günü gelen cari açık 5.13 ile beklentiden çok farklı değildi.
Haftanın önemli gelişme ve verilerinden sonra sıra piyasanın bu gelişme ve verilerden nasıl etkilendiğini incelemeye geldi.
EURUSD, Portekiz’deki bütçe belirsizliğine karşı BoJ’dan gelen keskin gevşeme hamleleri sonrası Japonya’dan Avrupa’ya akan fonların katkısıyla güçlü bir hafta geçirdi ve yukarıları zorladı. 1.3138 ile son 6 hafta zirvesini tazeleyen EURUSD haftayı 1.31’in hemen üzerinde kapattı ve haftalık bazda 120 pipse yakın bir artış kaydetti.
GBPUSD, 1.49 bölgesinden başladığı ralliye Salı günü gelen iyi üretim verilerinin de desteğiyle bu hafta da devam etti. 8 hafta sonra ilk kez 1.54 üzerine tırmanan GBPUSD haftalık bazda 25 pipslik bir artış yaşadı ve Cuma gecesini 1.5340 seviyesinde kapattı.
AUDUSD, kötü verilere rağmen BoJ’dan gelen büyük parasal gevşeme adımlarının yarattığı fon girişlerinin etkisiyle 1.0580 üzerine kadar tırmanarak son 3 ay zirvesini gördü. AUDUSD haftayı 1.05 seviyesinin hemen üzerinde kapattı ve haftalık bazda 140 pips artış kaydetti.
USDJPY, BoJ etkisiyle yukarıları zorlamaya geride bıraktığımız hafta da devam etti. 100.00 seviyesini test eden USDJPY’nin nefesi 99.95 seviyesine kadar yetti. Özellikle Cuma günü gelen kar alışları nedeniyle gerileyen USDJPY haftayı 98.40 seviyesinde kapattı ve haftalık bazda yataydı.
ALTIN için geride bıraktığımız hafta tarihi bir haftaydı. Haftanın ilk dört günü 1550 üzerinde tutunmayı başaran ALTIN, Cuma günü gelen çok sert satışlarla önemli teknik destekleri kırarak 2011 Temmuz’dan sonra ilk kez 1500 altına kadar geriledi. Son zamanlarda paylaştığımız raporları takip eden üyelerimiz için sürpriz olmadı bu düşüş. DövizDestek analistlerinin üyeleriyle paylaştığı raporlarda ALTINda 1530 hedef olarak gösterilmiş ve satış tavsiye edilmişti. Sonuç olarak beklediğimiz keskin satışlar bu hafta kendini gösterdi ve ALTIN haftalık bazda 90 dolardan fazla düşerek Cuma gecesini 1487 seviyesinde, son 21 ay dibinde kapattı.
USDTRY, iyi sanayi üretimi verisi ve Moody’s’den gelen not artışı sinyalinin etkisiyle 1.78’lere kadar gerileyerek son 6 hafta dibini gördü. Bu geri çekilmenin arkasında BoJ’un saçtığı paraların bir bölümünün Türkiye yönelmesi de var diyebiliriz. 1.78 bölgesinden yapılan kar alışları ve önümüzdeki hafta gelebilecek bir faiz indiriminin fiyata girmeye başlamasıyla USDTRY tırmanarak 1.79 üzerine kadar çıktı. USDTRY haftayı 1.7867 seviyesinde kapattı ve haftalık bazda 60 pips düştü.
Haftanın en iyisi çok kötü gelen istihdam verilerine rağmen son 3 ay zirvesine kadar tırmanan ve haftalık bazda 150 pipse yakın bir artış kaydeden AUDUSD oldu. Haftanın en kötüsü için ise fazla düşünmeye gerek yok. ALTIN geride bıraktığımız hafta 1500 altına kadar gerileyerek son 21 ay dibini gördü ve haftalık bazda 90 dolardan fazla düşerek son zamanların haftalık bazdaki en büyük düşüşüne imza attı.
DövizDestek özellikle ALTINdaki büyük düşüşü paylaştığı raporlarla önceden haber vererek üyelerinin doğru yönde yürümesini sağladı. Geride bıraktığımız hafta hem paylaştığımız raporlar hem tavsiyeler hem de anlık yayınımızla üyelerimize sonuna kadar destek vermeye devam ettik.





