Geçtiğimiz Haftanın Bütün Önemli Gelişmeleri ve Piyasa Üzerindeki Etkileri
Her hafta olduğu gibi geçtiğimiz haftanın özeti raporumuzla yine sizlerleyiz. Geçtiğimiz hafta yaşanan önemli gelişmeleri ve piyasa üzerindeki etkilerini gelin hep beraber tekrar hatırlayalım.
Haftanın ilk günü Pazartesi ABD’den gelen perakende satışlar verisi beklenti altı kaldı. İç talep açısından en önemli göstergelerden olan perakende satışlarda geçtiğimiz ay 0.1% artış beklenirken, Pazartesi gelen veri 0.5%’lik bir düşüşe işaret ediyor. Son iki yılın en düşük artış seviyesi Salı günkü Bernanke toplantısından varlık alımı, QE3, sinyalleri gelebilir beklentisi oluşturdu.
Fakat Bernanke’den hem Salı hem Çarşamba günü senatodaki açıklamalarında yeni bir varlık alımı için net bit sinyal çıkmadı. Bernanke istihdamdaki gelişmelerin ve ekonomik verilerin hayal kırıklığı yarattığını, gerektiği zaman harekete geçeceklerini ifade etti. Fakat kullanılacak araçlar konusunda bir yorum yapmamış olması acaba varlık alımı değil de başka bir araçla mı müdahale edilecek izlenimine neden oldu. Yani Bernanke yine QE3 bekleyenleri üzdü.
ABD’den olumsuz veriler hafta boyu gelmeye devam etti. Çarşamba akşamı yayımlanan Bej Kitap büyüme ve istihdam konularındaki risklere dikkat çekiyordu. Sonraki gün gelen işsizlik başvuruları, ikinci el konut satışları ve Philadelphia imalat endeksi de hep beklentinin altında kaldı. Fakat Ağustos’da yeni bir QE3 gelmeyeceğine ikna olan piyasada bu veriler risk iştahına karşı bir etki oluşturdu.
AB tarafında yaşanan en önemli gelişme ise Cuma günü maliye bakanlarının İspanya yardım programını onaylamalarıydı. Ayrıca programın onaylandığı anlarda İspanya’nın Valencia eyaletinden gelen borç ödemeleri için merkezden yardım isteneceği yönündeki açıklamalar kritikti.
AB ekonomik takvimi geçtiğimiz hafta daha sakindi. Pazartesi günü beklentide gelen TÜFE ve ertesi gün gelen beklenti altı ZEW ekonomik güven endeksi dışında önem taşıyan bir veri yayını olmadı. Ayrıca İspanya 3,5 ve 7 yıllık tahvil ihalelerinin piyasayı memnun etmediğini ve 10 yıllık faizlerin tekrar 7.30% seviyesini zorladığını not etmeden geçmeyelim.
İngiltere’den de önemli veri ve açıklamalar geldi. En önemlisi Çarşamba günkü BoE PPK toplantı tutanaklarıydı. Tutanaklarda 50 milyar GBP’lik varlık alımı kararının 7 evete karşı 2 hayır oyuyla alındığını, 75 milyar GBP’lik varlık alımının ve gerektiği taktirde faiz indiriminin bile tartışıldığını gördük.
İngiltere’den gelen verilere baktığımızda ise geçtiğimiz haftanın çok önemli olduğunu görüyoruz. Çarşamba günü gelen istihdam verileri beklenmedik şekilde işsizliğin 8.1% seviyesine düştüğünü gösterirken, Salı gelen TÜFE ve Perşembe günü gelen perakende satışlar verisi ise hayal kırıklığı yarattı.
İçeride ise TCMB para politikası kararlarını açıkladı. Gösterge faizi beklendiğini gibi 5.75%’de sabit tutuldu. Kimi uzmanların faiz koridorunun yukarıdan daraltılacağı şeklindeki beklentileri ise boşa çıktı, faiz koridoru da sabit kaldı. Tek değişiklik ise döviz cinsinden tutulan munzam karşılık oranının 50%’den 55%’e çıkarılmış olması oldu.
Haftanın diğer önemli gelişmeleri arasında beklenenden daha şahin tonda gelen RBA toplantı tutanaklarını ve BoC’un faizleri sabit tutup şahince tutumunu devam ettirmesini sayabiliriz. BoJ toplantı tutanakları ise varlık alımı programının etkilerinin takip edilerek bütün politika araçlarının masada tutulduğuna işaret ediyor.
Paritelere döndüğümüzde EURUSD’nin İspanya ile ilgili gelişmelerin etkisiyle sert satışlar görerek son iki yılın yeni rekor düşük seviyesine, 1.2142, indiğini görüyoruz. EURJPY ise 95.31 ile son 12 yılın düşük seviyelerine kadar geriledi. Valencia’nın merkezden yardım isteyeceğini açıklaması, tahvil ihalelerinin beklendiği kadar olumlu geçmemesi ve 10 yıllık faizlerin 7.30% seviyesine dayanması EUR’nun haftanın en zayıfı olmasına neden oldu.
GBP ise geçtiğimiz hafta dolara karşı koymayı başardı. Bu hafta 1.57 üzerine kadar tırmanan GBPUSD, Cuma günü İspanya kaynaklı endişelerle 100 pipse yakın geri çekilerek haftayı 1.5620 seviyelerinde kapattı. Haftalık bazda ise 40 pipslik bir artış yaşadı GBPUSD.
Şahin RBA tutanaklarını ve emtialardaki güçlenmeyi arkasına alan AUDUSD ise 1.0440 seviyesine çıkarak son üç ayın zirvesini yaptı. Haftalık bazda 140 pipslik bir artış kaydeden AUDUSD Cuma gecesini 1.0375 seviyesinde kapattı.
USDJPY, ABD’den gelen kötü verilerin etkisiyle Haziran başından bu yana izlediği aşağı yönü bu hafta da takip ederek, 70 pipslik bir düşüşle haftayı 78.49 seviyesinde tamamladı.
CAD hem şahin BoC açıklamaları hem de petrol fiyatlarındaki artışın desteğiyle dolara karşı koymayı bildi. USDCAD haftayı başladığı seviyenin biraz altında 1.0125 seviyesinde kapattı.
USDTRY Cuma gecesini haftaya başladığı seviyede 1.80 hemen üzerinde kapattı. Merkez bankasının beklendiği gibi faiz indirimi yapmaması ve Cuma günü çıkan not artırımı fısıltısı TRY’nin destek bulmasını sağladı.
Altın Bernanke’nın net bir QE3 sinyali vermemesi ile 1566’da hafta dibi yaptı. Fakat sonrasında gelen olumsuz ABD verileriyle toparlanarak haftayı 1583 seviyelerinde, haftaya başladığı bölgede kapattı.
WTI ise Suriye ve İsrail kaynaklı Orta Doğu’daki politik gerginliklerin artması nedeniyle sekiz hafta sonra tekrar 93.00 seviyesini gördü. Suriye’deki çatışmaların iç savaş şiddetine ulaşması ve Bulgaristan’da İsrail’li turistleri taşıyan otobüsün bombalanması petrol fiyatlarındaki artışı tetikledi.
Haftayı bir kaç cümlede özetlemek istersek, EUR’nun İspanya temelli endişelerle yatırımcılarını üzdüğünü söyleyebiliriz. Hem EURUSD hem EURJPY haftanın en çok kaybettirenleri oldu. Petrol ve emtia para birimleri ise geçtiğimiz haftanın kazandıranlarındandı. Özellikle WTI ve AUDUSD yatırımcılarını sevindirdi.
DövizDestek üyeleri geçtiğimiz hafta yine yön bulmak konusunda sıkıntı çekmediler. Anlık haber, rapor, analizlerimizle üyelerimizin yanındaydık ve bu zorlu haftayı fırsata çevirmelerini sağladık. Üyelerimiz arasına katılmak istiyorsanız yapmanız gereken tek şey hemen aşağıdaki linke tıklayarak çıkan formu doldurmak.