Geçtiğimiz Haftaya Bakış (25 Mart – 29 Mart)

Önceki haftalara göre daha sakin bir hafta geride kaldı. Yine de önemli veri ve kritik gelişmeler eksik olmadı bu sakin haftada.

Önceki haftalara göre daha sakin bir hafta geride kaldı. Yine de önemli veri ve kritik gelişmeler eksik olmadı bu sakin haftada. Tüm bu önemli gelişme ve verileri tekrar hatırlayıp, piyasa nasıl etkilenmiş yeniden inceleyeceğiz.

Hafta, Güney Kıbrıs ile AB arasındaki yardım programı anlaşmasıyla başladı. İlk anlaşmada 100 bin ve üzeri hesaplar için %9.9, altı hesaplar için ise %6.7 mevduat vergisi öngörülüyordu. Fakat hafta sonu devam eden görüşmeler sonrasında 100 bin altı hesapların vergiden muaf, 100 bin üzeri hesaplara ise henüz belli olmayan oranlarda mevduat vergisi uygulanması kararı çıktı. Anlaşmaya göre Güney Kıbrıs bankalarının %9’luk sermaye gereksinimlerine ulaşmalarına yetecek miktarda vergi alınacak 100 bin ve üzeri hesaplardan. Piyasada bu hesaplara uygulanacak vergi oranının %50’den %80’lere kadar çıkabileceği söylentileri var.

Anlaşmanın sağlanmasının ardından 10 gün boyunca kapalı kalan Güney Kıbrıs bankaları Perşembe günü sonunda açıldı. Fakat hükümet ve merkez bankasının uyguladığı sermaye kontrolleri nedeniyle bankaların gerçek anlamda açıldığını söylemek zor. Kredi kartı harcamaları, para transferleri, para çekmek, çek bozdurmak gibi bir çok işlem için sıkı kontroller ve kısıtlamalar uygulanıyor.

Hafta boyu piyasada Güney Kıbrıs yardım programında yer alan mevduat vergisi gibi ağır şartların diğer Euro ülkeleri için yapılacak muhtemel yardım programlarında da olup olmayacağı tartışmalarıyla geçti. Eurogroup başkanı Dijsselbloem, Pazartesi günü yaptığı açıklamada Güney Kıbrıs yardım programının diğer ülkeler için de şablon olabileceğini açıkladı ve bu endişeleri tavan yaptırdı. Her ne kadar sonradan hem Dijsselbloem’den hem diğer liderlerden bu açıklamaya düzeltme gelse de EURUSD üzerindeki satış baskısı bu açıklama sonrası arttı. 

İsveçli bir AB Parlamentosu üyesinden Salı günü gelen ‘AB yeni bir taslak hazırlıyor ve bu taslağa göre bankalar sorun yaşadığı takdirde 100 bin Euro üzeri mevduat sahipleri yani devlet güvencesinde olmayan mevduatlar da bankaların sermayelendirilmesine katılacak’ açıklaması ise bu konudaki gerginliği biraz daha yükseltti.

İtalya’da ise hükümet kurma çabaları vardı geçtiğimiz hafta. Cumhurbaşkanı Napolitano, seçimlerden birinci çıkan sol blok lideri Bersani’ye hükümet kurma görevi verdi. Fakat beklendiği gibi Bersani hükümet kurma konusunda başarısız oldu ve Perşembe günü cumhurbaşkanına görevi geri verdi. Artık İtalya’nın yakın zamanda tekrar genel seçimlere gitmesi ve seçimlere kadar Napolitano’nun kurduracağı teknokrat bir hükümetin yönetimde kalması bekleniyor.

Haftanın tek ve en önemli para politikası kararları TCMB’den geldi. TCMB geçtiğimiz ay olduğu gibi bu ay da piyasaya bir sürpriz yaşattı ve beklenmedik şekilde faiz koridorunun üst bandını, yani gecelik borç verme faizini 100 baz puan indirerek %7.50’ye çekti. Faiz koridorunun alt bandına ve gösterge faize dokunmayan TCMB munzam karşılık oranlarında da bir oynama yapmadı.

Türkiye için bir başka sürpriz ise S&P’den geldi. Çarşamba akşamı S&P Türkiye’nin kredi notunu bir kademe artırarak BB+ seviyesine çıkardı. Böylece Moody’s’de olduğu gibi S&P’de de Türkiye’nin kredi notu yatırım yapılabilir seviyenin sadece bir kademe altına çıkmış oldu.

Cuma günü bir çok Batılı ülkedeki resmi tatil nedeniyle borsaların ve bankaların kapalı olduğunu hatırlattıktan sonra geride bıraktığımız hafta gelen kritik verileri tekrar bir gözden geçirelim.

Geçtiğimiz haftanın en önemli verileri ABD’den geldi ve veriler genelde beklentiden kötüydü diyebiliriz. Salı günü çekirdek dayanıklı mal siparişleri %-0.5, tüketici güven endeksi 59.7, birinci el konut satışları 411 bin ile, Perşembe günü gelen haftalık işsizlik başvuruları 357 bin ve dördüncü çeyrek final büyüme %0.4 ile beklentiden daha kötü geldi. Yine Salı günü gelen manşet dayanıklı mal siparişleri %5.7, Cuma günü gelen revize Michigan tüketici güven endeksi ise %78.6 ile beklentiden daha iyiydi.

İngiltere ve Japonya’dan da kritik veriler açıklandı geçtiğimiz hafta. Çarşamba günü İngiltere’den çeyreklik cari açık ve dördüncü çeyrek final büyüme rakamları geldi. Cari açık 14 milyar ile beklentiden daha kötü gelirken, final büyüme %-0.3 ile beklentideydi.  

Japonya’dan gelen veriler karışık bir görünüm çizdi. Perşembe günü gelen perakende satışlar %-2.3 ve Cuma günü gelen öncü sanayi üretimi %-0.1 ile beklenti altı kalırken, yine Cuma günü gelen TÜFE ve hane halkı harcamaları beklentiden daha iyi açıklandı.

Haftanın diğer önemli verilerine baktığımızda Yeni Zelanda’dan 34.6 ile bir önceki aya göre daha kötü gelen iş dünyası güven endeksi, Kanada’dan %0.2 ile beklentiden daha iyi gelen aylık büyüme rakamları ön plana çıkıyor. Ayrıca Cuma günü Türkiye’den gelen dış ticaret açığı 6.7 milyar ile beklentiden daha iyi açıklandı.

EURUSD, Pazartesi günü Güney Kıbrıs yardım programı konusunda anlaşma sağlanmasıyla hafta zirvesi yaptı fakat sonrasında Dijsselbloem’den gelen açıklamaların etkisiyle sert satışlar yedi ve son 4 ayın en düşük seviyelerine kadar geriledi. Cuma gecesini 1.2987 seviyesinde kapatan parite haftalık bazda 150 pipslik bir düşüş yaşadı.

Haftaya 1.52 üzerinde başlayan GBPUSD, Güney Kıbrıs krizi nedeniyle güvenli liman USD’nin değer kazanması ve İngiltere’den gelen kötü cari açık rakamlarının etkisiyle 1.51 altına kadar geriledi. Haftanın son iki günü verdiklerinin bir bölümünü geri alan GBPUSD haftayı 1.5187 seviyesinde, yaklaşık 50 pipslik bir kayıpla kapattı.

USDJPY, BoJ’un yeni başkanı Kuroda’nın ilk yaptığı açıklamalarda %2’lik enflasyon hedefine nasıl ulaşılacağı konusunda bir ipucu vermemesi nedeniyle gevşeyerek son 3 hafta dibine kadar geriledi. Cuma gecesini 94.44 seviyesinde kapatan USDJPY haftalık bazda yatay bir seyir izledi.

AUDUSD, Pazartesi gününe son üç haftadır devam ettiği yükseliş trendiyle başladı ve 1.0496 ile son 9 hafta zirvesini gördü. Hem 1.05 bölgesinden gelen kar alımları hem de Çin hükümetinin bazı yatırım araçları ile ilgili bankalara verdiği uyarının ardından düşüşe geçen parite haftayı 1.0416 seviyesinde, 30 pipslik bir kayıpla tamamladı.

Geride bıraktığımız hafta ALTINı etkileyecek önemli bir gelişme olmadı dersek yanlış olmaz. Hafta boyu 25 dolarlık dar bir bantta hareket eden ALTIN 1600 üzerine kalma mücadelesi verdi. Haftayı 1600 seviyesinin hemen altında kapatan ALTIN haftalık bazda 10 dolarlık bir düşüş yaşadı.

USDTRY, TCMB’den gelen sürpriz faiz indirimine rağmen çıkamadı ve Cuma günü gelen beklentiden iyi dış ticaret rakamlarının ardından son 2 hafta dibini tazeledi. USDTRY haftayı 1.81’in hemen altında 70 pipslik bir kayıpla tamamladı.

Haftanın en kötüsü Güney Kıbrıs gerginliği nedeniyle son 4 ay dibine kadar düşen ve haftalık bazda 150 pips kaybeden EURUSD oldu. Euro’ya karşı USD veya JPY alanlar ise haftanın en çok kazananları oldu diyebiliriz.

DövizDestek üyeleri geçtiğimiz hafta yaşanan tüm bu önemli gelişme ve olaylardan anında haberdar olarak piyasanın gerisinde kalmadılar. Siz de DövizDestek ailesine katılmak istiyorsanız yapmanız gereken tek şey aşağıdaki başvuru formunu doldurmak. Temsilcilerimiz sizinle en kısa zamanda temasa geçecektir. 

Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.