ECB ve BoE Faiz Kararlarının Açıklandığı Çok Önemli Bir Haftayı Geride Bıraktık. Tüm Gelişmeleri ve Piyasa Üzerindeki Etkilerini Sizler İçin Bir Rapora Topladık.

Geçtiğimiz haftanın en önemli ve büyük merakla beklenen olayı kuşkusuz Perşembe günkü ECB faiz kararı ve sonrasındaki Draghi basın toplantısıydı. ECB ile birlikte İngiltere merkez bankası BoE de para politikası kararlarını açıkladı. Bu faiz kararları yanında yine çok önemli bazı veri ve açıklamalar geldi geride bıraktığımız hafta. Her hafta sonu olduğu gibi bugün de bu gelişmelerin detaylarını ve piyasayı nasıl etkilediğini tekrar hatırlayacağız.

ECB faiz kararı Perşembe günü öğleden sonra geldi. Piyasadaki genel beklenti faizlerin %0.75 seviyesinde sabit kalması yönündeydi fakat bir kaç kurum 25 baz puanlık indirim bekliyordu. ECB piyasanın büyük bölümüne sürpriz yaşatmadı ve politika faizi ile mevduat faizlerini sabit bıraktı.

Fakat asıl merakla beklenen başkan Draghi’nin faiz kararları sonrasındaki basın toplasında söyleyecekleriydi. Geçtiğimiz ayki basın toplantısında Draghi faiz indirimi için sinyal vermişti ve EURUSD keskin bir düşüş yaşamıştı. Bu nedenle piyasa bu ayki PPK’da faiz indirimi konuşuldu mu veya faiz indirimi isteyen üye oldu mu sorularıyla merakla Draghi’nin açıklamalarını bekliyordu. Draghi basın toplantısında faiz kararı oy birliği ile alındı, faiz indirimi talebinde bulunan üye olmadı dedi ve Euro’ya derin bir nefes aldırdı.

Aynı gün para politikası kararlarını açıklayan İngiltere merkez bankası BoE de beklendiği gibi faizleri %0.50 seviyesinde, varlık alım programını 375 milyar GBP seviyesinde sabit tuttu.

Avrupa gündemini önümüzdeki haftalarda meşgul edecek İtalya parlamento seçimleri ile ilgili de gelişmeler yaşadık bu hafta. Seçim anketlerinde ikinci sırada yer alan Berlusconi, Kuzey birliği ile işbirliği konusunda anlaşmaya vardı. Bu işbirliğiyle Berlusconi’nin %30’a yakın oy alabileceği konuşuluyor. Fakat Berlusconi yaptığı açıklamada başbakanlık için aday olmayacağını belirtti ve bu da piyasa üzerindeki İtalya seçimleri gerginliğini iyice azalttı.

Geride bıraktığımız hafta Japonya’dan bilindik açıklamalarının yanında başbakan Abe yeni söylemlerle geldi. 10 trilyon JPY’lik ek bütçe programının onaylanmasından sonra açıklama yapan Abe, BoJ %2 enflasyon hedefimize uyumlu adımlar atmalı ayrıca istihdam konusunda da hedefler belirlemeli dedi. Abe’den gelen açıklamara BoJ’un bu ayki toplantısında varlık alım programını 10 trilyon JPY daha artıracağı söylentileri eklenince USDJPY yeni zirvelere koştu.

ABD’de ise bilanço sezonu başladı. Geride bıraktığımız hafta iki büyük ABD şirketi Alcoa ve Wells Fargo son çeyrek bilançolarını açıkladı. Her iki şirketten de beklenenden daha iyi rakamlar geldi. Şimdi gözler önümüzdeki hafta ABD’nin büyük finans kurumlarından gelecek bilanço rakamlarına çevrilmiş durumda.

Geçtiğimiz haftanın ekonomik takvimine baktığımızda en önemli verilerin Çin’den geldiğini görüyoruz. Perşembe günü açıklanan ticaret verileri beklentilerden çok daha iyi geldi. Çin ticaret fazlası beklentinin 20 milyar üzerinde gelirken, ihracat %14.1, ithalat da %6 ile beklentiden çok daha fazla arttı. TÜFE ise aşırı soğukların meyve – sebze fiyatlarını artırması nedeniyle beklentiden biraz yüksek geldi ve Çin merkez bankası PBOC’nin yeni bir munzam indirimi konusunda işini biraz zora soktu. Fakat bu yüksek enflasyon rakamlarının para politikasında kalıcı bir etki yaratması zor görülüyor.

Avustralya’dan da ticaret dengesi, perakende satışlar ve inşaat izinleri olmak üzere üç önemli veri geldi ve üçü de beklenti altı kaldı. Aynı şekilde Avrupa’dan gelen veriler de hep hayal kırıklığı yarattı. Avrupa’nın amiral gemisi Almanya’dan gelen fabrika siparişleri ve sanayi üretimi verileri beklentiden kötü gelerek Almanya’da resesyon endişlerini artırdı. İngiltere’den Cuma günü gelen imalat ve sanayi üretimi verileri de beklenti altı kaldı. Salı günü açıklanan Euro bölgesi işsizlik oranının %11.8 ile tüm zamanların en yüksek seviyesinde geldiğini de hatırlatmadan geçmeyelim.

ABD’den ise haftalık işsizlik başvuruları ve ticaret dengesi verileri açıkladı. İşsizlik başvuruları 371 bin ile  beklentinin biraz üzerinde geldi, geçtiğimiz haftaya ise 5 bin aşağı revize yapıldı. Cuma günü gelen ticaret dengesi verileri ise beklentiden daha kötüydü. Gelen rakamlara göre ABD 48.7 milyar ticaret açığı verdi. Fakat hem ithalatın hem de ihacatın artmış olması manşet rakamla gelen endişeleri biraz azalttı.

Geçtiğimiz hafta Avrupa’nın çok başarılı tahvil ihaleleri gerçekleştirdiğini de not etmeden geçmemek gerek. İspanya Perşembe günkü 3 ve 5 yıllık ihalede hedeflediğinden çok daha fazla satış yaptı ve faizlerde büyük bir iyileşme kaydetti. İtalya ihalaleri oldukça başarılıydı. Bu iyi sonuçlar sonrası ikincil piyasada İspanya on yıllıklar %4.90 altına kadar gerileyerek son bir yılın en düşük seviyesini gördü. İtalya on yıllık tahvil faizleri ise %4.08 ile  2010 Aralık’tan bu yana düşük seviyeye kadar çekildi.

EURUSD geride bıraktığımız haftanın yıldızıydı. Draghi’nin faiz indirimi sinyali vermemesi ve çok başarılı İspanya ihalesinden sonra son aylardaki en büyük rallisini gerçekleştirdi ve 1.3365 ile son dokuz ayın zirvesini tazeledi. Kötü gelen Almanya verileri bile bu büyük ralliye fren yaptırmadı. EURUSD 1.3073 seviyesinde başladığı haftayı 260 pipsten fazla artışla 1.3336 seviyesinde kapattı.

GBPUSD’nin tırmanışı ise çok kötü gelen sanayi ve imalat verilerinin ekonomik görünüm konusundaki endişeleri iyice atırması nedeniyle daha sınırlıydı. GBPUSD haftalık bazda sadece 60 pipse yakın bir yükseliş yapabildi ve Cuma gecesini 1.6128 seviyesinde kapattı.

AUDUSD çok iyi gelen Çin ticaret verilerinin ardından büyük bir çıkışla son dört ay zirvesine tırmandı ve 1.06 direncini test etti. Fakat sonrasında Çin’den gelen gelen yüksek enflasyon rakamları ve kötü Avustralya verileri parite üzerinde olumsuz etkisini belli etmeye başladı. AUDUSD haftayı 1.0534 seviyesinde tamamladı ve haftalık bazda 50 pipslik bir yükseliş kaydetti.

USDJPY, Abe’den gelen yeni açıklamalar ve BoJ’un bu ay sonundaki toplantıda varlık alım programında 10 trilyon JPY’lik artırıma gideceği söylentileriyle 89.44 ile son iki buçuk yıl zirvesini yeniledi. USDJPY haftalık bazda 100 pipsten fazla bir artış kaydetti ve Cuma gecesini 89.17 seviyesinde kapattı.

ALTIN piyasadaki iştahın artmasıyla doların değer kaybetmesi üzerine tırmandı ve 1678 ile hafta zirvesi yaptı. Faka Cuma günü gelen 20 dolarlık büyük fiziksel satış kaynaklı düşüş nedeniyle hafta boyu aldıklarının büyük bölümünü geri verdi. Cuma gecesini 1662 seviyesinde kapatan ALTIN haftalık bazda 6 dolarlık bir artış yaşadı.

USDTRY risk iştahındaki artış ve çok iyi gelen sanayi üretimi verisinin etkisiyle 1.7637 ile son sekiz ayın en düşük seviyesine kadar düştü. Haftalık bazda 120 pipsten fazla düşen USDTRY Cuma gecesini 1.77’nin hemen altında kapattı. Cuma günü açıklanan cari açık verisinin beklentiden biraz kötü geldiğini fakat USDTRY’yi pek etkilemediğini ekleyelim.

Haftanın en iyisi Draghi’nin faiz indirimi beklentilerini ortadan kaldırmasıyla Euro oldu. EURUSD, EURJPY, EURGBP son dönemlerin rekor seviyelerine tırmandı. Haftanın en kötüsü ise Yen’di. JPY yine neredeyse bütün para birimlerine kaşı büyük değer kaybetti.

DövizDestek son zamanlardaki başarı serisine geride bıraktığımız hafta da devam etti. Özellikle EUR’daki çıkışı gerek EURUSD gerekse de EURGBP pozisyonlarıyla üyelerimiz için fırsata çevirmeyi bildik. Sizler de DövizDestek ailesine katılın ve forekste desteksiz kalmayın.