Veri akışı ve gelişmeler bakımından son zamanların en sakin haftalarından birini geride bıraktığımızı söyleyebiliriz.
Veri akışı ve gelişmeler bakımından son zamanların en sakin haftalarından birini geride bıraktığımızı söyleyebiliriz. Yine de bazı önemli veri ve açıklamalar vardı geçtiğimiz hafta. Bu raporumuzda bunları tekrar hatırlayarak, piyasa üzerindeki etkilerini inceleyeceğiz.
Euro Bölgesi’nden sanayi üretimi verileri dışında çok önemli bir verinin gelmedi geçtiğimiz hafta. Hem Almanya hem Fransa hem de Euro Bölgesi genel sanayi üretiminin beklentiden daha kötü geldiğini görüyoruz. Salı ve Perşembe günü konuşmalar yapan Draghi’nin ise önceki hafta para politikası kararları basın toplantısından çok farklı bir şey söylemedi. Yani genel olarak geride bıraktığımız hafta direk Euro’yu etkileyecek önemli bir gelişme veya veri olmadığını söyleyebiliriz.
İngiltere’den de Salı günü gelen üretim ve dış ticaret verileri dışında kritik bir veri yoktu. Sanayi ve imalat üretimi beklentide gelirken dış ticaret açığı beklenti altı kaldı.
ABD’den haftanın son 2 günü önemli veriler vardı. Perşembe günü açıklanan perakende satışlar beklentiden daha iyi gelirken, işsizlik başvuruları (368 bin) beklentiden daha kötüydü. Cuma açıklanan ÜFE rakamları ise beklentiden çok farklı değildi. Geride bıraktığımız hafta ABD’de Cumhuriyetçiler ve Demokratlar bütçe konusunda anlaşmaya sağlayarak anlaşmayı Temsilciler Meclisi’nden geçirdiler. Dikkatler artık önümüzdeki hafta Senato’da yapılacak olan oylamada. Hatırlayacağınız gibi Ekim ayında bütçe konusundaki anlaşmazlık yüzünden ABD hükümeti yaklaşık 2 hafta kapalı kalmıştı.
Japonya’dan bolca veri vardı geçtiğimiz hafta. Üçüncü çeyrek final büyüme, cari denge, üçüncül sanayi faaliyetleri, çekirdek makine siparişleri gibi veriler açıklandı ve hepsi beklenti altı kaldı. JPY açısından asıl önemli gelişme Japon basınında çıkan bir anket sonucuna göre analistlerin büyük bölümünün önümüzdeki yılın ilk yarısında BoJ’dan yeni bir gevşeme hamlesi beklemesiydi. JPY paritelerinin yukarıları zorlamasına neden oldu bu gelişme.
Dünyanın ikinci büyük ekonomisi Çin’den de çok önemli veriler yayınlandı. Ticaret dengesi ve perakende satışlar beklenti üzeri, enflasyon, sanayi üretimi ve sabit yatırım verileri beklentide geldi.
Türkiye’den de üçüncü çeyrek büyüme, cari denge ve sanayi üretimi gibi önemli veriler açıklandı geçtiğimiz hafta. Büyüme verisi ve cari denge beklentiden daha iyi gelirken, sanayi üretimi beklenti altı kaldı. Diğer bir önemli gelişme ise Çarşamba günü TCMB başkanı Başçı’dan gelen açıklamalardı. Başçı USDTRY için verdiği yıl sonu 1.92 hedefi ile ilgili geri adım atarak TRY’nin zayıflamasına neden oldu.
EURUSD geride bıraktığımız hafta 1.38 üzerine kadar tırmanarak son 7 haftanın en yüksek seviyelerini gördü. Haftayı ise 1.3730 bölgesinde kapatarak haftalık bazda yatay bir seyir izledi parite.
GBPUSD ise daha iddialıydı. 1.6460 bölgesine yükselerek son 2 yılın en yüksek seviyelerini gördü. Perşembe günü gelen iyi ABD verileri sonrası bir miktar gevşeyen GBPUSD haftayı 1.6290 seviyelerinde, haftalık bazda 50 pipslik kayıpla kapattı.
USDJPY, hem iyi ABD perakende satışlar verisi hem Japonya basınında çıkan anket sonuçları sonrası 103.90’lara kadar tırmanarak son 5 yılın zirvesini tazeledi. Haftayı ise yatay olarak, 103.10 bölgesinde kapattı USDJPY.
ALTIN haftanın ilk yarısındaki rallisiyle 1270 seviyelerine kadar çıkarak 3 hafta zirvesini gördü. Fakat ABD’den gelen iyi perakende satışlar verisinin de katkısıyla gelen satışlar sonrası aldıklarının tamamını geri vererek 1220 altına kadar geriledi. Haftayı 1237 seviyelerinde kapatan ALTIN haftalık bazda 8 dolar (80 pips) yükseldi.
TRY iyi gelen cari denge ve büyüme verilerine rağmen Başçı’dan gelen açıklamalarla zayıf bir hafta geçirdi. Haftayı 2.0360 bölgesinde kapatan USDTRY haftalık bazda 150 pipsten fazla yükseldi.
DövizDestek her hafta olduğu gibi bu hafta da analiz, rapor ve anlık yorum/haberleriyle üyelerine bu zorlu piyasada destek sağlamaya devam etti.
