Geçtiğimiz Haftaya Bakış (14 Ocak – 18 Ocak)

Geçtiğimiz Haftanın Önemli Gelişmeleri ve Piyasa Üzerindeki Etkilerini Sizler İçin Özetledik.

Yeni bir hafta özeti raporumuzla sizlerleyiz. Geride bıraktığımız hafta neler yaşanmış ve piyasayı nasıl etkilemiş tekrar hatırlayacağız bu raporumuzda.

Haftaya Pazartesi akşamki Bernanke toplantısıyla başladık. Son FOMC tutanaklarının ardından piyasada oluşan varlık alımı endişeleri nedeniyle Bernanke’nin söyleyecekleri merakla bekleniyordu. Bernanke yaptığı açıklamalarda çok net konuşmaktan çekindi fakat varlık alımının olumlu etkilerine vurgu yapmasıyla varlık alımları daha mı erken bitecek gerginliğini biraz azalttı.

Japonya’dan açıklamalar hiç eksik olmadı yine. Ekonomi bakanı Amari’den gelen açıklamalar önce çeviri hatası nedeniyle yanlış anlaşıldı ve JPY ralli yaptı. Fakat Amari sonrasında yaptığı düzeltmede yaptığı açıklamanın yanlış anlaşıldığını ve JPY’nin hala aşırı değerli olduğunu belirtti. Ayrıca daha önceleri hükümet yetkililerinden gelen USDJPY için 90 – 85 bölgesi ideal açıklamaları sonrası acaba USDJPY rallisi hız mı kesecek derken başbakan Abe’nin danışmanı Hamada’dan kritik bir açıklama geldi. Hamada, UDSJPY’nin 100 – 95 bölgesine kadar çıkması bir problem olmaz, asıl 110 seviyeleri sorun yaratabilir dedi.

Japon hükümetiyle merkez bankası BoJ arasında önemli görüşmeler vardı. Yapılan görüşmeler sonrası merkez bankasının hükümetin %2’lik enflasyon hedefini benimse konusunda anlaşma sağlandığı söyleniyor artık. Ayrıca merkez bankasının bu hedefe ulaşmak için sınırsız varlık alımı yapabileceği haberleri Japonya’dan gelen diğer bir kritik gelişmeydi. Tüm bu açıklama ve gelişmeler sonrası USDJPY rallisine kaldığı yerden devam etti ve 2010 Haziran’dan sonra ilk kez 90.00 üzerine tırmandı.

Eurogroup başkanı Juncker’den sürpriz bir açıklama vardı geride bıraktığımız hafta. Juncker Euro tehlikeli derecede aşırı değerli dedi ve ani Euro satışları geldi bu açıklamayla. Fakat sonrasında Juncker’den gelen bu açıklamalara herhangi bir AB lideri arka çıkmadı. Almanya ekonomi bakanı Roesler Euro’nun aşırı güçlü olması sorun oluşturmaz dedi, Avusturya merkez bankası başkanı Nowotny ise Euro kur seviyeleri şu anda bir risk oluşturmuyor dedi. Yani Juncker’den gelen açıklama havada kaldı diyebiliriz. Böyle olunca da Euro verdiklerini geri almayı bildi.

ABD’nin büyük şirketlerinden 2012 son dönem bilanço açıklamaları gelmeye devam etti. Gözler özellikle finans devlerinden gelen bilanço rakamlarındaydı ve büyük bankalardan gelen hisse başı kar rakamları genelde beklenti altı kaldı diyebiliriz. Borç tavanı ile ilgili çok az gelişme ve açıklama vardı. Haberlere göre Temsilciler Meclisi’ndeki bir çok Cumhuriyetçi üye eğer Obama harcama kesintilerine yanaşmazsa anlaşmaya yanaşmayarak ABD’nin iflasa gitmesine göz yumacak. Yani aslında fırtına öncesi sessizlik dönemindeyiz şu anda. Özellikle Şubat ayıyla birlikte borç tavanı gerginliğinin piyasa üzerindeki etkisi artacak gibi görünüyor.

Geçtiğimiz haftanın en önemli verileri Çin’den geldi. Çin dördüncü çeyrek büyüme rakamlarını açıkladı. Geçtiğimiz haftaki çok iyi ticaret verilerinin ardından bazı kurumlar büyüme tahminlerinde daha iyimserdi. Cuma günü açıklanan verilere göre Çin dördüncü çeyrekte %7.9 ile beklentinin hafif üzerinde büyüdü. Sanayi üretimi ve perakende satışlar da beklentinin hafif üzerinde geldi fakat piyasa az çok daha iyi veriler beklediği için Çin’den gelen veriler çok büyük bir etki yaratmadı.

Euro bölgesinden önemli bir veri gelmedi. Pazartesi günü beklenti altı gelen sanayi üretimi ve Çarşamba günü %2.2 ile beklentide gelen TÜFE dışında dikkate değer başka veri yoktu. İngiltere ise kötü veriler serisine geçtiğimiz hafta da devam etti. Cuma günü gelen perakende satışlar %-0.1 ile beklenti altı kaldı ve ekonomik endişeleri iyice artırdı. Salı günü gelen enflasyon verileri ise karışık bir görüntü çizdi.

ABD’den bir çok veri açıklandı. Salı günü perakende satışlar beklenti üzeri geldi. Perşembe günü gelen işsizlik başvuruları 335 bin, konut başlangıçları da 0.95 milyon ile beklentiden çok daha iyi ve her iki veri de son beş yılın en iyi seviyesinde geldiler. Perşembe günkü Philadelphia imalat endeksi ve Cuma günkü Michigan güven endeksi ise beklenti altı kaldı. TÜFE ve ÜFE verileri de beklentiden daha kötü geldi.

Avustralya ve Yeni Zelanda’dan açıklanan verilerin de genel olarak beklenti altı kaldığını görüyoruz. Avustralya’da istihdamda 2 bine yakın artış beklenirken, 5.5 bin düşüş yaşandı. Yeni Zelanda’dan gelen TÜFE de %-0.2 ile beklenti altıydı.

Geride bırakıtığımız haftanın önemli veri ve gelişmeleri böyleydi. Şimdi piyasa bunlardan nasıl etkilenmiş inceleyelim.

EURUSD, haftaya önceki haftaki ralliye devam ederek başladı. Pazartesi günü 1.34 seviyesini gördü ve 2012 Şubat’tan bu yana ilk kez bu seviyelere kadar tırmandı. Juncker’den gelen açıklamalar sonrası 1.3250’lere kadar gevşeyen parite Cuma günü tekrar 1.34 seviyesini zorladı fakat yine sert satışlarla 1.33 altına geri çekildi. Parite Cuma gecesini 1.3317 seviyesinde kapattı ve haftalık bazda 50 pipslik bir düşüş kaydetti.

GBPUSD geride bıraktığımız hafta serbest düşüş yaşadı dersek yanlış olmaz. Zaten kötü ekonomik görünüm ve not indirimi fısıltıları varken olumsuz veriler de gelmeye devam edince GBPUSD son iki ay dibine kadar geriledi. Haftalık bazda 300 pipse yakın düşen GBPUSD haftayı 1.5860 seviyesinde kapattı.

AUDUSD kötü gelen istihdam verileri faiz indirimi ihtimalini artırınca 1.0490 altına kadar geriledi. Çin’den gelen olumlu veriler bile AUDUSD’yi koruyamadı ve AUDUSD Cuma gecesini 1.0507 seviyesinde haftalık bazda 40 pipse yakın düşüşle tamamladı.

USDJPY, Amari’nin açıklamalarının yanlış anlaşılmasıyla büyük bir düşüş yaşadı fakat Amari’nin sözlerine düzeltme getirmesi ve Hamada’dan gelen açıklamalar ile BoJ’un sınırsız varlık alımı söylentileriyle yükselişine devam etti. 2010 Haziran’dan bu yana ilk kez 90.00 diyen USDJPY Cuma gününü 90.08 seviyesinde kapattı ve haftalık bazda 80 pipse yakın bir artış kaydetti.

ALTIN, Bernanke’nin varlık alımı endişelerini azaltması ve borç tavanı gerginliğinin yaklaşamasıyla güçlü bir hafta geçirdi. Perşembe günü gelen çok iyi işsizlik başvuruları rakamlarıyla önce sert düşüş yaşadı fakat sonrasında çok iyi verinin mevsimsel etkilere bağlanmasıyla verdiklerinden fazlasını geri aldı ve 1697 ile 2013 zirvesini yeniledi. Haftalık bazda 25 dolarlık bir ralli yapan ALTIN haftayı 1684 seviyesinde kapattı.

USDTRY geçtiğimiz hafta 9 ay sonra ilk ez 1.75 altına geriledi. Fakat sonrasında gelen tepki alışlarıyla hafta boyu verdiklerinin büyük bölümünü geri aldı. Salı günü işsizlik oranı %9.1 ile beklentiden biraz iyi geldi ve USDTRY’deki düşüşe destek oldu. USDTRY haftalık bazda yaklaşık 100 pipslik bir düşüş yaşadı ve haftayı 1.7586 seviyesinde kapattı.

Bu hafta özetimizde EURCHF de bir paragrafı hak etti diye düşünüyoruz. Euro bölgesiyle ilgili gerginliklerin azalmasıyla güvenli liman olarak görülen İsviçre’den Euro bölgesine para akışının hızlanmasıyla EURCHF 1.2565 ile son bir buçuk yılın en yüksek seviyesine tırmandı. EURCHF haftayı 1.2439 seviyesinde kapattı ve haftalık bazda 250 pipsten fazla artış yaşadı.

Tüm veri ve gelişmeler ile piyasa üzerindeki etkilerini böyle özetleyebiliriz. Gelelim haftanın iyisi – kötüsü karşılaştırmasına. Haftanın kötüsünü seçmek çok zor olmadı açıkçası. GBPUSD 300 pipse yakın düşerek son yedi ayın en büyük haftalık düşüşünü yaşadı ve haftanın en kötüsü olmayı da hak etti. Haftanın en iyisi ise 25 dolara yakın yükselen ALTIN ve 250 pipsten fazla çıkan EURCHF oldu diyebiliriz.

DövizDestek başarılı hafta serisine geride bıraktığımız haftayı da ekledi. Hem GBPUSD’deki düşüşü hem de EURCHF’deki tırmanışı yakalayarak üyelerimiz için fırsata çevirdik ve hep destek tam destek felsefesiyle üyelerimizi hiç bir zaman yalnız bırakmadık. DövizDestek ailesine katılmak ise çok kolay, aşağıdaki linke tıklayarak karşınıza çıkacak olan formu doldurun ve müşteri temsilcimiz en kısa zamanda sizinle temasa geçecektir.

Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.