Her Cumartesi yaptığımız gibi yine geçtiğimiz haftanın tüm önemli gelişmelerini ve bu gelişmelerin piyasa üzerindeki etkilerini hatırlayacağız.

Her Cumartesi yaptığımız gibi yine geçtiğimiz haftanın tüm önemli gelişmelerini ve bu gelişmelerin piyasa üzerindeki etkilerini hatırlayacağız. Özet raporumuza gün gün gelen kritik verileri tekrar hatırlayarak başlayalım bu hafta.

Haftaya Çin’den gelen önemli verilerle başladık. Pazartesi gecesi Çin’den 2013 birinci çeyrek büyüme, sanayi üretimi, sabit varlık yatırımları ve perakende satışlar gibi çok önemli veriler geldi. Çin’den birinci çeyrekte %8 büyüme beklenirken, açıklanan rakam Çin ekonomisinin %7.7 büyüdüğünü gösteriyordu. Büyüme verisi gibi sanayi üretimi ve yatırım verisi de beklenti altı kaldı. Yine Pazartesi BoJ başkanı Kuroda ve ECB başkanı Draghi konuşmalar yaptılar fakat her iki başkandan da piyasayı etkileyecek sürpriz bir açıklama gelmedi.

Salı günü ise hem Avrupa hem de Amerika’dan kritik veriler geldi. Sabah İngiltere’den enflasyon verileri açıklandı. TÜFE %2.8 ile beklentide gelirken, ÜFE rakamları da beklentiden çok farklı değildi. Almanya ZEW ekonomik güven endeksi 36.3 ile, Euro bölgesi ZEW endeksi de 24.9 ile beklentiden daha kötü geldi. Euro bölgesi yıllık TÜFE ise %1.7 ile beklentideydi.

Öğleden sonra ise dikkatler ABD ve Kanada’dan gelecek olan verilere çevrildi. ABD’den gelen çekirdek TÜFE %0.1, manşet TÜFE ise %-0.2 ile beklentiden daha kötü gelirken konut verileri net bir fikir vermedi. Konut başlangıçları 1.04 milyon ile beklentiden daha iyi, inşaat onayları ise 0.9 milyon ile beklentiden daha kötü açıklandı. Aynı dakikalarda yayınlanan Kanada imalat satışları ise %2.6 ile beklentiden çok daha iyiydi.

Salı gününün diğer bir önemli gelişmesi saat 14.00’da açıklanan TCMB para politikası kararlarıydı. TCMB hem politika faizinde hem de faiz koridorunun üzerinden ve altından 50 baz puan faiz indirerek büyük bir sürprize imza attı. Alınan kararla politika faizi %5’e faiz koridoru ise %7 – %4 aralığına indirildi.

Çarşamba günü İngiltere’den gelen istihdam verileri ve BoE para politikası kurulu toplantı tutanakları ile başladı. Gelen veriler işsizlerin sayısında 7 binlik bir düşüş olduğunu fakat işsizlik oranının beklenmedik şekilde %7.9’a yükseldiğini gösteriyor. BoE toplantı tutanakları ise önceki kurul toplantısında olduğu gibi bu ayki toplantıda da King, Miles ve Fisher’in 25 milyar varlık alımı istediğini, faiz kararının ise oy birliği ile alındığına dikkat çekiyor. 

Kanada merkez bankası BoC’dan gelen para politikası kararları ise beklentiden çok farklı değildi. BoC politika faizini %1 seviyesinde sabit bıraktı ve beklendiği gibi büyüme tahminlerini aşağı revize etti. Ayrıca karar metninde zamanla parasal sıkılaşmaya gidilmesi gerektiği söyleminden de vazgeçilmedi. Son dönemlerde gelen kötü veriler sonrası BoC’nin faiz artırımına artık sıcak bakmayacağı beklentisi vardı. BoC ise bu konudaki duruşunu değiştirmedi.

Çarşamba günün son önemli gelişmesi akşam açıklanan ABD Bej Kitap’tı. 12 Fed bölgesinden gelen notlardan oluşan raporda ılımlı büyümenin devam ettiğine ve özellikle konut sektöründeki toparlanmaya dikkat çekiliyordu.

İngiltere’den önemli veriler serisi Perşembe günü de devam etti. Sabah perakende satış rakamları geldi adadan ve rakamlar %0.7 daralma olduğunu gösteriyor. Beklentide olan bu rakamlar sonrası piyasanın dikkati öğleden sonra ABD’den gelecek olan verilere kaydı.

ABD’den haftalık işsizlik başvuruları 352 bin ile beklentide, Philadelphia imalat endeksi ise 1.3 ile beklentiden hafif kötü geldi. Perşembe günü ayrıca iki gün sürecek olan G20 Zirvesi, ABD’nin başkenti Washington’da başladı. Zirvenin ana gündem maddeleri Japonya’nın para politikaları, kur savaşları ve mali reformlardı. Japonya maliye bakanı Perşembe akşamı, zirvede para politikalarımıza itiraz eden çıkmadı dedi ve ABD hazine bakanlığı da Japonya’nın hamlelerinin iç ekonomik sorunları çözme amaçlı olduğunu açıkladı. Yani G20’den Japonya’nın agresif gevşemesine ve JPY’nin değer kaybetmesine itiraz çıkmadı.

Cuma günü veriler ve gelişmeler açısından haftanın en sakin günüydü. Sabah gelen Euro bölgesi cari denge verisi dışında Avrupa’dan herhangi bir önemli veri yoktu takvimde. Öğleden sonra da Kanada’dan gelen TÜFE ve toptan satış verileri dışında ekonomik takvim boştu. Euro bölgesi cari denge 16.3 milyar ile beklentiden daha iyi gelirken Kanada TÜFE %0.2, toptan satışlar da %0 ile beklentiden daha kötüydü. Günün en önemli gelişmesi kredi derecelendirme kuruluşu Fitch’in İngiltere’nin kredi notunu AAA’dan AA+’ya indirmesiydi. 

Haftanın diğer bir önemli gelişmesi ise ECB üyesi ve Almanya merkez bankası başkanı Weidmann’dan gelen açıklamalardı. Şahin para politikası duruşuyla bilinen Wiedmann bir ABD basın kuruluşuna verdiği röportajda eğer veriler kötü gelirse faiz indirimi düşünülebilir dedi ve ECB’den faiz indirimi beklentilerini iyice artırdı. Fakat Weidmann Cuma günü G20 Zirvesi’nda bu açıklamalarına netlik getirdi ve faizlerin şu anda uygun seviyelerde olduğunu ifade etti.

Geride bıraktığımız haftanın en önemli veri ve gelişmeleri böyleydi diyebiliriz. Şimdi ALTIN ve önemli pariteler hangi seviyeleri görmüş, onu inceleyeceğiz.

EURUSD Salı günü gelen alışlarla 1.32 seviyesine kadar tırmanarak son 8 hafta zirvesini yeniledi. Çarşamba günü ise Weidmann’dan gelen açıklamaların da etkisiyle aldıklarını geri vererek hafta dibini tazeledi. Cuma gecesini 1.3050 seviyesinde kapatan EURUSD haftalık bazda 60 pips düştü.

GBPUSD işsizlikteki artış ve hala üç PPK üyesinin 25 milyar ek varlık alımı istemesinin etkisiyle baskı altında bir hafta geçirdi. Bir kaç kere 1.54 atağı deneyen GBPUSD’ye Cuma akşamı Fitch’den not indirimi darbesi geldi ve GBPUSD haftayı 1.5226 seviyesinde kapatarak haftalık bazda 110 pipslik kayıp yaşadı.

AUDUSD Pazartesi günü gelen kötü Çin büyüme verisinin olumsuz etkisini hafta boyu üzerinde hissetti. Yükselişlere hep sert satışlarla tepki veren AUDUSD 1.0270 altına kadar düşerek son 5 hafta dibini tazeledi. Haftalık bazda 220 pipsten fazla düşen AUDUSD, Cuma gecesini 1.0275 seviyesinde kapattı.

USDJPY haftanın ilk günleri G20 Zirvesi öncesi gelen kar alımları nedeniyle 96.00 altına geriledi. Fakat G20’den Japonya’nın parasal gevşeme hamlelerine itiraz gelmemesi üzerine tekrar tırmanışa geçti ve haftayı 99.50 seviyesinde kapatarak haftalık bazda 125 pipslik bir artış kaydetti.

ALTINda Cuma günü başlayan sert satışlar Pazartesi günü de devam etti. Büyük fonların pozisyonlarından birer birer çıkmaları üzerine ALTIN 1320’lere kadar gerileyerek son 2 yıl dibini gördü. Sonrasında gelen düzeltme hareketleri ise ALTINın tekrar 1400 üzerine çıkmasını sağladı. Yine de ALTIN haftayı 80 dolarlık bir düşüşle 1400 seviyesinde kapatmaktan kurtulamadı.

USDTRY, TCMB’nin beklenenden daha agresif gevşeme hamlesinin etkisiyle yukarıları zorladı geride bıraktığımız hafta. İki hafta sonra tekrar 1.80 seviyesini gören USDTRY, Cuma gecesini 1.7990 seviyesinde kapattı ve haftalık bazda 120 pips arttı.

Önceki hafta olduğu gibi bu haftanın da en kötüsü 1320’lere kadar düşen ve haftalık bazda 80 dolar kaybeden ALTIN oldu. Haftanın en iyileri olarak ise 120 pipsten fazla artan USDJPY ve USDTRY’yi seçiyoruz. Haftalık bazda dolar lehinde pozisyon alanların kazandığı bir haftayı geride bıraktık diyebiliriz.

DövizDestek bu zorlu haftada da paylaştığı analiz, pozisyon ve anlık haber akışıyla üyelerinin piyasanın doğru tarafında olmasına yardımcı oldu ve başarılı bir haftayı geride bıraktı.