TL Haftayı Hangi Seviyede Kapayacak? – 16 Şubat 2018

Günün Ardından

Haftanın beşinci işlem gününün yavaş yavaş sonlarına yaklaşırken, hareketli bir haftayı daha geride bırakıyoruz. İlk etapta haftanın başrolü olan Amerika kanadına bakalım. Bilindiği gibi geçen yıl dolar küresel çapta zayıf bir süreç geçirmişti. Yeni yıla girerken ‘Fed’ten beklenilen faiz artışları, Amerika’da beklenen güçlü büyüme ve yeni Fed başkanı ile dolar eski güçlü günlerine dönecek mi?’ Sorusu piyasalar tarafından merak edilen ilk soruların başında geliyordu. Yeni yılla birlikte dolarda ki monoton sürecin değişmediği, zaman zaman dalgalı bir seyir izlensede genel anlamda beklenilen atılımı yapamadığını gördük. Ocak ayının sonlarında FOMC toplandı. Piyasaların herhangi bir değişiklik beklemediği bu toplantı, Janet Yellen için liderliğini yaptığı son toplantı olarak tarihe bir not olarak geçildi. Piyasaların beklentilerine paralel olarak faizlerde bir değişiklik yapılmasada önümüzde ki günler için FOMC yetkilileri piyasalara birkaç ipucu verdi. Faiz artışlarında belirleyici rol oynayan enflasyon hakkında yetkililerin; ‘önümüzde ki günlerde kademeli toparlanmaların yaşanacağı ve orta vadede hedef enflasyon olan %2’de dengelenebileceği’ beklentilerinin olduğu karar metninde dikkat çekti. Bu beklentiler ile birlikte piyasalar yavaş yavaş Mart ayında ilk faiz artışına hazırlanmaya başladı. Tüm bunlar yaşanırken, geçtiğimiz hafta Amerika tarafında hisse piyasasında ki sert satış dalgaları piyasalara adeta bir ‘soğuk duş’ etkisi yarattı. Bu satış dalgası ile sakin kalmaya çalışan yatırımcılar ile birlikte bu süreç uzun vadeye yayılmadı fakat piyasalarda oluşan ‘fed para politikası uygulamasında ivme yaşayabilir’ algısının oluştuğu gözler önüne serildi. Küresel satış dalgaları ile birlikte piyasalarda ‘güven’ algısı azaldı. Yatırımcı oluşan bu belirsizlikten kendini korumak için ‘güvenli liman’ talebini artırdı ve altın ile yen kanadında pozitif fiyatlanmalar yaşandı. Ardından gözler bu hafta açıklanan Amerika enflasyon oranlarına çevrildi. Yaşanan son gelişmeler ile birlikte önemi daha da artan bu veri beklentilerin üzerinde gelerek FOMC yetkililerinin beklentilerini adeta kısmen doğruladı. Gelen veriyle ocak ayı Tüfe %0.5 olarak gerçekleştiği görüldü. Bu artış ise son beş ayın en büyük artışı olarak karşımıza çıktı. Çekirdek Tüfe’de ise aylık %0.3, yıllık ise %1.8 oranında artışlar yaşandı. Amerika’dan gelen son verilerde ücret artışlarında yaşanan gelişmelere, beklentiler üzerinde gelen Tüfe’de eklenince Fed’in faiz artışları konusunda elinin daha da rahatladığını söyleyebiliriz. Tüfe sonrası dolarda değer kazanımları yaşansada, yine bu değer kazanımları uzun vadeye yayılmadı ve zayıf seyir dün ve gün içerisindede devam etti. Zayıf seyir sürerken bir yandanda Amerika bütçe açığına dair oluşan endişeler dolar üzerinde başka bir kambur olarak yer alıyor. Gün içerisinde ekonomik takvimde sakin seyir izlenirken, Amerika’dan ocak ayı konut başlangıçları verisi takip edildi. Gelen veri ocak ayında %9.7 oranında bir artış olduğunu gösteriyor. Bu oran ile birlikte konut başlangıçları 1.33 milyona ulaştı. Dolarda ki bu zayıf seyir ile birlikte USD/TRY paritesinde aşağı yönlü hareketlenmeler yaşandı. Pariteyi teknik olarak incelemeden önce TL kanadına bakalım. Yurtiçinde takip edilen ilk konu Amerika Dışişleri Bakanı Rex Tillerson’un Ankara’da temaslarda bulunmasıydı. Görüşmeler sonrasında yapılan açıklamaların genel anlamda ‘ılımlı’ olması TL üzerinde bir miktar rahatlamaya sebep oldu ve parite gün içerisinde 3.74 seviyelerini gördü. USD/TRY paritesini teknik olarak inceleyecek olursak yukarı yönlü hareketlenmelerde 3.7704 – 3.7852 – 3.8144 seviyeleri direnç noktaları olarak takip edilebilir. Aşağı yönlü gevşemelerde ise 3.7264 – 3.6951 – 3.6403 seviyeleri destek noktaları olarak test edilebilir.

Euro bölgesinde ise hafta içerisinde büyüme verisini takip ettik. Gelen veri ile birlikte bölgede güçlü büyümenin devam ettiği görüldü. Bu güçlü büyüme ise Avrupa Merkez Bankası’nın yıl içerisinde tahvil alım programından çıkışını kolaylaştıracak bir unsur olarak bir köşeye yazıldı. Güçlü büyümenin devam etmesi ile birlikte şirketlerin işe alımları arttı ve işsizlik oranlarıda oldukça düşük seviyelerde oluşuyor ve devam ediyor. Şimdi gözler enflasyon oranlarında olacak. Genel anlamda hedefin bir miktar altında devam eden oranlarda ki iyileşme varlık alım programından çıkışları kolaylaştıracaktır. Bu sebeple gelecek haber akışları ve ekonomik veriler yakından izleniyor. Son günlerde ki verilerin genel anlamda piyasaları tatmin etmesi Euro’ya pozitif yansırken, doların zayıf seyri ile birlikte EUR/USD paritesinde yukarı yönlü hareketlenmeler yaşandı. Bu hareketlenmeler ile birlikte hafta içerisinde 1.25 seviyelerini gören parite yaklaşık olarak son 3 yılın en iyi seviyeleri yakınlarında fiyatlanıyor. An itibari ile hafif gevşeyerek 1.24 seviyelerinde fiyatlanan pariteyi teknik olarak inceleyecek olursak yukarı yönlü hareketlenmelerde sırasıyla 1.25513 – 1.25938 – 1.27555 seviyeleri direnç noktaları olarak takip edilebilir. Aşağı yönlü gevşemelerde ise 1.23827 – 1.23389 – 1.21679 seviyeleri destek noktaları olarak test edilebilir.

Küresel anlamda doların zayıf seyri ve zaman zaman güvenli limanları ‘kaçışlar’ ile birlikte pozitif fiyatlanan altın fiyatları ise gün içerisinde dalgalı bir seyir izlesede yaklaşık olarak son 4 ayın en iyi seviyelerinde fiyatlamalarına devam ediyor. Önümüzde ki hafta Çarşamba günü FOMC’nin yaptığı son toplantının tutanakları yayınlanacak ve bu tutanaklar dolar ile birlikte altın fiyatlarında volatiliteyi etkileyebilir. An itibari ile 1354 seviyelerinde fiyatlamalar yaşayan ons altını teknik olarak inceleyecek olursak yukarı yönlü hareketlenmelerde sırasıyla 1361.54 – 1370.12 – 1385.41 seviyeleri direnç noktaları olarak takip edilebilir. Aşağı yönlü gevşemelerde ise 1348.77 – 1344.38 – 1335.80 seviyeleri destek noktaları olarak test edilebilir.

Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.