Bu Veriler RBA’nın Rahatını Bozar

Avustralya’dan bu haftanın en önemli verisi gece yayınlandı. Avustralya İstatistik Bürosu (ABS) tarafından yayınlanan rapora göre birinci çeyrekte TÜFE çeyreklik bazda %0.2 gerilerken kırpılmış TÜFE %0.2 yükseldi. Yıllık versiyonlar ise TÜFE için %1.3, kırpılmış TÜFE için %1.7.

Hem manşet hem çekirdek versiyon, hem yıllık hem çeyreklik bazda büyük hayal kırıklığı yaratan ve önceki çeyreğe göre enflasyonda ciddi bir yavaşlamaya işaret eden bir rapor. Hatta çeyreklik bazda eksi enflasyon (%0.2 gerileme) görüyoruz. Henüz deflasyon demek için çok erken fakat raporun piyasaları ürküttüğünü söylemek abartmak olmaz herhalde.

Bu rapor gelene kadar kurlardaki yükseliş dışında her şey Avustralya Merkez Bankası RBA’nın istediği gibi gidiyordu. %5.7 seviyelerine kadar gerilemiş bir işsizlik oranı ve %3’lere varan büyüme hızı ekonomideki madencilik sektöründen hizmetler ve imalat sektörüne doğru dönüşüm sürecinin sancısız geçtiğini gösteriyordu. Bu da geçtiğimiz sene iki kere faiz indiren RBA’nın yeni faiz indirimlerine daha mesafeli durmasına neden olmuştu.

Düşük enflasyon rakamlarıyla birlikte yeni faiz indirimi beklentileri yeniden can buldu. JP Morgan zayıf enflasyon raporunun ardından önümüzdeki hafta RBA’dan yeni faiz indirimi beklediğini açıkladı. Bankaya göre sadece bir faiz indirimi ile yetinmeyecek RBA ve 25 baz puanlık başka bir faiz indirimi de Ağustos ayında gelecek.

RBA 5 Nisan’daki son para politikası toplantısında kurlardaki yükselişin ekonomide yaşanan dönüşümü zorlaştırabileceğini söylemiş, enflasyon görünümü ve istihdam piyasasındaki iyileşmenin devam edip etmediğini değerlendirmek için verilere bakacaklarına dikkat çekmişti. Gerekmesi durumunda talebe destek vermek için faiz indirmeye enflasyon görünümünün olanak sağladığı şeklinde de bir ileriye dönük yönlendirme paylaşmıştı RBA.

Yani enflasyonun yanında kurlar, istihdam piyasası ve talep de RBA’nın kararlarını verirken göz önüne aldığı faktörler. Ekonomideki dönüşümün gidişatı ve iç talep görünümü için en önemli göstergelerden biri işsizlik oranı ve 13 Nisan’da yayınlanan istihdam raporu telaş edilecek bir durum olmadığını gösteriyor.

Önemli soru sadece bir dönemlik enflasyon raporuna bakarak RBA hemen faiz indirmeyi mi tercih eder yoksa gerilemenin kalıcı olup olmadığını görmek için bir çeyrek daha beklemeyi mi seçer. Bizim düşüncemiz istihdam tarafında görünüm güçlü devam ederken sadece bir dönemlik enflasyon raporuna bakarak RBA’nın harekete geçmeyeceği yönünde. Ayrıca kalem kalem incelediğimizde en büyük düşüşün ulaşım kaleminde yaşandığını görüyoruz. Petrol fiyatlarında son haftalarda yaşanan dengelenme nedeniyle ulaşım kaleminin bu etkisi ikinci çeyreğe geçmeyebilir. Dolayısıyla enflasyondaki zayıflama kalıcı olmayabilir ve RBA’nın uzun vadeli enflasyon görünümünde bir değişikliğe neden olma ihtimali düşük.

Diğer yandan kurlardaki yükselişin de zayıf enflasyonda bir katkısı olduğu gerçeğinin RBA’nın karar metnindeki kurlarla ilgili yorumunda Avustralya dolarının canını yakmaya yönelik değişiklikler yapma ihtimalini yükselttiğini söyleyelim. RBA şimdilik faiz indirimiyle müdahale yerine sözlü müdahalelerle kurlar üzerinde baskı yaratmayı tercih edecektir bizce. AUDUSD’de yükselişlerin sınırlı olacağı görüşümüz arkasındaki en önemli neden de bu. Emtialardaki toparlanmanın sona ermesi ve Fed faiz artışlarıyla doların yeniden güç bulması ise toparlanmayı sona erdirerek uzun vadeli düşüş trendinin tekrar baskınlaşmasını sağlayacaktır.

Faiz indirimi ihtimalini artırması nedeniyle zayıf enflasyon verileri AUDUSD’de 130 pipslik bir hasara neden oldu. 0.76’lara kadar gerileyerek son iki haftanın en düşük seviyelerini gören AUDUSD’de düşüşün daha hızlanması için aşağıda aşılması gereken önemli engeller var. Bunlardan en önemlisi 0.7530 – 0.75 destek bölgesi. Bahsettiğimiz uzun vadeli düşüş trendinin devreye girmesi için bu destek bölgesinin gerçek manasıyla kırılması gerek.

Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.