Uluslararası piyasalar açısından oldukça sakin bir hafta sonunu geride bırakıyoruz. Piyasaların cuma kapanış seviyesinden farklı seviyelerde başlamasına neden olacak bir gelişme yaşanmadı. Hatta raporda yer vermemizi gerektirecek önemde hiç bir gelişme yaşanmadı dersek bile yanlış olmaz. Bunu fırsat bilerek sizleri cuma akşamı (bizim saatimize göre) Fed başkanı Yellen’ın Harvard Üniversitesi’ndeki ödül töreninde yaptığı konuşmaya götürelim.
Son haftalarda neredeyse konuşan bütün FOMC üyelerinden faiz artışı konusunda Haziran ayının masada olduğunu işaret eden açıklamalar geliyordu. FOMC’nin en güvercin üyelerinden biri olan Boston Fed başkanı Rosengren’den tutun, kararlarda ciddi pay sahibi ve FOMC’nin en önemli üyelerinden New York Fed başkanı Dudley’e kadar, FOMC üyelerinden Haziran ayı faiz artışı ihtimali ile ilgili iyimser yorumlar duyuyorduk.
Fakat önemli olan kararları büyük oranda şekillendiren ve son sözü söyleyen Yellen’in ne düşündüğüydü. Mart sonunda New York’ta yaptığı konuşmada düşük enflasyona ve küresel risklere dikkat çeken Yellen ‘faiz artışı’ ifadesini dile getirmekten bile çekinmiş ve böylece piyasalarda Haziran ayı faiz artış beklentisini neredeyse sıfıra indirmişti.
Ama bu sefer Yellen’ın yorumları tam tersi bir etki yarattı. Federal fonlama vadelilerinde fiyatlama Yellen konuşması öncesi Haziran ayı faiz artışı için %25 civarında bir ihtimali ima ederken Yellen konuşması sonrası bu oran yaklaşık olarak %35’e tırmandı. Peki Yellen ne dedi de piyasanın Haziran ayı faiz artışı beklentisi daha da arttı?
Can alıcı cümle ‘faiz artışı önümüzdeki aylarda makul görünüyor’ ifadesiydi. Tam olarak ise ‘büyüme hızlanıyor gibi görünüyor, eğer bu devam eder ve istihdam piyasası da iyileşmeye devam ederse böylesi bir hamle (faiz artışını ima ederek) önümüzdeki aylarda makul görünüyor’ dedi Yellen. Net bir şekilde Haziran demedi belki ama son aylarda Haziran faiz artışı seçeneği için en önemli sinyali verdi Fed başkanı.
Buna ek olarak Mart sonundaki konuşmasında vurgu yaptığı global risklerden bu sefer bahsetmedi ve enflasyon Fed’in hedefi altında olsa da önümüzdeki bir kaç yılda hedefe yükseliş beklediğini belirtti. Bunlar da Yellen’in Mart ayı konuşmasından bu yana geçirdiği gizemli değişimin (iyimserleşmenin) diğer belirtileri.
Yellen’in konuşmasından yakın zamanda ortaya çıkabilecek olası bir resesyona karşı Fed’in faiz silahını kullanamaması durumundan endişeli olduğunu da anlıyoruz. Resesyonla 400 – 500 baz puanlık bir faiz indirimiyle mücadele etmesi gerebilir Fed’in fakat şu anda faiz %0.50 seviyelerindeyken bu pek mümkün görünmüyor. Fed faiz silahını ya hiç kullanamayacak ya da faizleri negatife çekmek zorunda kalacak ki bu Yellen ve arkadaşlarının pek de tercih edecekleri bir seçenek değil.
Üyelerin ardından artık liderden de Haziran faiz artışı ihtimalini güçlendiren yorumlar gelmeye başladı. Vadeli piyasada Haziran ihtimali %25’den %35’e yükselmiş durumda. Fakat Yellen yorumları sonrası Haziran ihtimalinde yaşanan bu son artış dolar endeksindeki sınırlı yukarı yönlü hareketi göz önüne alırsak spot döviz piyasasında henüz tam olarak fiyatlanmış gibi görünmüyor. Bu nedenle de doların önümüzdeki günlerde daha fazla güçlenmesi beklenebilir.
Yarın resmi tatil nedeniyle ABD ve İngiltere piyasalarının kapalı olacağını ve önümüzdeki hafta içinde ABD’den istihdam raporu, ISM PMI, çekirdek PCE fiyat endeksi gibi çok çok önemli veriler geleceğini hatırlatalım.