İşte 2017 USDTRY Beklentilerimiz! – 26 Aralık 2016

2017'de Dolar Yükselir mi, Yoksa Düşer mi?

2016’ya veda ederken USDTRY’yi etkileyen neler olmuş bir göz atalım.

2016’ya 2.92 seviyelerinden giriş yapan doların yıla son aylarda yaptığı atakla %20 artıda 3.50 civarında veda etmek üzere olduğunu görüyoruz.

2016 yılını içeride ve dışarıda yaşanan olağanüstü gelişmelerle hafızalara kazınacak oldukça hareketli bir yıl olarak geride bırakıyoruz. Hem Türkiye hem ABD’de yaşanan özellikle politik gelişmeler piyasalara sert dalgalanmalar yaşattı.

Özellikle Türkiye için 2016’nın cumhuriyet tarihinin en kritik yıllarından biri olduğunu söyleyebiliriz. Ani hükümet değişimi ve yaşanan talihsiz kalkışma olayı USDTRY’yi yatay seyirden uzaklaştırmıştı.

Ancak Kasımda yapılan ABD Başkanlık seçimi tüm dünyada olduğu gibi Türkiye ve Türk lirasını en çok etkileyen gelişme olarak öne çıktı.

Yılın geneline baktığımızda başlangıç seviyesinin etrafında 2.80-3.00 bölgesinde yatay seyreden parite kasım seçimleriyle beraber adeta uçuşa geçti ve 3.59 ile tarihi zirve oluştu.

Bu harekette piyasanın Trump’ın Başkan seçilmesinin ABD ekonomisine olumlu yansıyacağı algısı etkili oldu. Bu sayede Fed’in faiz artırım sürecinin hız kazanacağı düşünüldü. Nitekim Fed 2016’nın son toplantısında 0.25 baz puanlık artırıma gitti.

2017’ye gelecek olursak, pariteyi derinden etkileyebilecek 2 önemli gelişme göze çarpıyor:

  • Fed’in Faiz Artırım Süreci
  • Anayasa Referandumu

Fed’in Faiz Artırım Süreci

Bilindiği gibi Fed 2015 yılında 2016 için 4 faiz artırımı yapılacağı öngörülmüştü ve tüm yıl piyasa Fed para politikasını fiyatladı. Faiz artırılacağı beklentisi ile dolar diğer para birimleri karşısında güçlendi. Ancak ekonomik göstergelerde istenen performansa tam olarak ulaşılamaması ve yaklaşan başkanlık seçimleri faiz artırımının ertelenmesine yol açtı. Fed üyelerinin kendi aralarında yaşadığı görüş ayrılıkları da sürecin uzamasında etkili oldu.

Nihayet başkanlık seçimlerinin sonuçlanması ve üst üste açıklanan olumlu veriler FED’in son toplantısında 0.25 baz puanlık faiz artırımını beraberinde getirdi.

Fed Başkanı Yellen gelecek yıl için ise kademeli faiz artırımı politikasına devam edileceğini belirtti ve son nokta tablosuna göre 2017’de üç adet faiz artırımı öngörülüyor. Trump’ın seçim kampanyası boyunca söz ettiği kamu harcamalarının artırılacağı ve yatırımların destekleneceğine yönelik açıklamaları enflasyonda hedeflenen %2 seviyesinin yakalanacağı beklentisini güçlendirirken büyümenin de güçlü seyredeceği beklentisi oluştu. Bu sayede faiz artırımı için uygun ortam oluşacağı bekleniyor. Mevcut durumda ise tam istihdama yakın %4.6’lık işsizlik oranı ve %1.70’lik enflasyon oranı ile hedeflere çok uzakta değiller.

Trump’ın 20 ocak itibariyle resmen koltuğu devralmasıyla birlikte sözünü ettiği mali önlemlerin detaylarını açıklaması ABD ve dünya ekonomisi açısından belirleyici nitelikte olacaktır. Diğer ekonomilerle olan ekonomik işbirlikleri ve dünya ticaretinin yapılacak yeni anlaşmalarla yeniden şekilleneceği ile ilgili yaptığı iddialı açıklamaları önümüzdeki yılın oldukça hareketli geçeceğine işaret etmektedir.

Bu anlamda Fed 2017’deki faiz artırım politikasına öngördüğü ölçüde veya daha hızlı devam edebilirse bu durum USDTRY için yükseliş trendinin tam gaz devam etmesi demektir.

Anayasa Referandum Süreci

Gelelim içerideki gelişmelere. 2016’da her ne kadar dış gelişmeler USDTRY üzerinde daha fazla etki yaratsa da içerideki gelişmelerin de seyri değiştiren etkiler yarattığını söyleyebiliriz.

Başbakan değişimi, darbe girişimi ve yaşanan terör saldırıları ile birlikte diğer jeopolitik gelişmeler 2016’da dolara hareket getiren politik gelişmeler olarak ön plana çıktı. Özellikle Mayıs ayındaki başbakan değişiminin ardından iyiden iyiye konuşulmaya başlanan yeni anayasa ve başkanlık konularıyla ilgili kritik bir döneme girmiş durumdayız. Nitekim konuyla ilgili meclis onayından sonra en geç nisan ayında referanduma gidilmesi planlanıyor.

Bu süreçte öncelikle seçim anketleri etkili olacaktır. Piyasaların hangi sonuca ne tepki verebileceğini şimdiden kestirmek zor fakat anket sonuçlarına verilecek tepkiden referandum sonucuna da verebileceği tepkiyi kestirmeye çalışacağız.

Referandumdan piyasaları sevindiren ve tatmin eden bir sonuç çıkması durumunda dolarda kısa vadede %15-%10’luk bir geri çekilme yaşanabilir. Diğer yandan piyasaları endişelendiren bir sonuç çıkması durumunda ise yine aynı oranlarda yukarı yönlü bir tepki görebiliriz. Bu senaryo tabi ki referandum sonrası ortaya çıkan kısa vade için geçerli. Uzun vadede diğer politik süreç ve gelişmelere göre şekillenecektir.

Dolar rakamsal beklentilerine geçecek olursak;

USDTRY’nin son dönemdeki hızlı yükselişi dünyada pek çok banka ve yatırım kuruluşunun da 2017 USDTRY tahminlerini revize etmelerine neden oldu. Bu anlamda 4 TL’ye kadar tahminlerin olduğunu görüyoruz.

Öncelikle yukarıda 3.60’ın yakın vadede önemli bir direnç seviyesi olduğu artık herkesin malumu. Bu seviyenin kırılması durumunda 3.70 ve 3.80 tam sayı psikolojik dirençleri olarak dikkat çekiyor. Aşağıda ise sırasıyla 3.40, 3.30 ve 3.15 seviyeleri geri çekilmede takip edilebilecek seviyelerdir. Dolar bu seviyelerden hangilerine doğru hamle yapacağı ise büyük oranda yukarıda bahsettiğimiz iki süreç tarafından belirlenecek.

Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.